bülent ecevit şiirleri listesi için eklenen 15 entry bulunmaktadır.
 

mağaranın duvarına
hayvanları taştan oydum
kükrediler karanlıkta
türkülerle karşı koydum

karanlıktı mağara
ışığı taştan oydum
üşüyordum
bir de güneş koydum

aşk oydum mağaranın duvarına
aşk oydum
ağrıdı taşlar
yarıldı mağara.

 

pülümürün bir dağ köyünde gördüm onu
yaşını sordum bir giz gibi güldü
kimi seksen dedi köylülerden kimi yüz
yüzüne baktım bir giz gibi güldü

bir asa vardı elinde
bir solmuş krallığın
kadifeden harmanisi üzerinde
bir hititliydi o bir selçukluydu
bir ermeniydi bir kürttü
bir türk

yaşını sordum bir giz gibi güldü
koluma girdi bir soylu kadınca
tozlu köy yolunda sürüyerek eteğini
beni tek gözlü sarayına götürdü
köy yapısı kulübesinin

zamanı onda yitirdim ben
yitik zamanlara onda eriştim
en soylu yoksulluğun toprak döşeli sarayında
bir taç gibi kondu başıma türkiye'liliğim.

 

dur yolcu bura sınır
yabandır yasaktır ötesi
çiçeklerden seçemezsin
kokuları renkleri bir bir

kuştan pasaport sorulmaz
gümrüksüz geçer yüküyle karınca
dur yolcu bura sınır
sen geçemezsin

dereye bakma durmaz akar
öteden de içer ceylan bu suyu
dur yolcu bura sınır
sen geçemezsin

dur yolcu bura sınır
ne çizili ne yazılı
geçemezsin yine de silemezsin
içinde kazılı.

 

takalar geçiyor allı yeşilli
takalar geçiyor dümenleri lazlı
takalar geçiyor en nazlı
yelkenlilerden de güzel

güvenli sularda işsiz dönenen
gezi yelkenlerinden çok duyarak denizi
takalar geçiyor enginlere
yamalı göğsünü gere gere

takalar geçiyor yükle yürekle
takalar geçiyor emekle dolu
günlük güneşlik kıyılarından kopmuş
denizlerde anadolu

kıyılar kadın olmuş
açılır gider erkeği
takalar takalar toprağın
denizde çarpan yüreği.

 

sıla derdine düşünce anlarsın
yunanlıyla kardeş olduğunu
bir rum şarkısı duyunca gör
gurbet elde istanbul çocuğunu

türkçenin ferah gönlünce küfretmişiz
olmuşuz kanlı bıçaklı
yine de bir sevgidir içimizde
böyle barış günlerinde saklı

bir soyun kanı olmasın varsın
damarlarımızda akan kan
içimizde şu deli rüzgar
bir havadan

bu yağmurla cömert
bu güneşle sıcak
gönlümüzden bahar dolusu kopan
iyilikler kucak kucak

bu sudan bu tattandır ikimizde de günah
bütün içkiler gibi zararı kadar leziz
bir iklimin meyvesinden sızdırılmış
bir içkidir kötülüklerimiz

aramızda bir mavi büyü
bir sıcak deniz
kıyılarında birbirinden güzel
iki milletiz

bizimle dirilecek bir gün
ege'nin altın çağı
yanıp yarının ateşinden
eskinin ocağı

önce bir kahkaha çalınır kulağına
sonra rum şiveli türkçeler
o boğaz'dan söz eder
sen rakıyı hatırlarsın

yunanlıyla kardeş olduğunu
sıla derdine düşünce anlarsın.

 

Bu listeler ilginizi çekebilir!

üst bottom