karışık şiirler listesi için eklenen 12 entry bulunmaktadır.
 

iki elim kalbimde, bastırdıkça kan sızıyor.
nerede yanlış yapıyorum.
"tütün bas dinsin " diyorlar.
bilmiyorlar..
ben kanımı yandıkça tüten ölü kokusuna gömüyorum..
mazgallar da can çekişen izmaritleri,
deva olur diye göğüs kafesime mahkum ediyorum.
ucu ateş olmayan tütün ne çare yarama…

harmanları savuruyorum karanlık göğe,
har vuruyorum dikiş tutmaz gönlüme.
sonra bir düşten uyanıyor,
elimi eteğimi çektim diyorum laf tutmaz,
ahmak gönlüme..

elimden tutup sırrı gizlenmiş aynaya döndürüyor suretimi,
dudağımdaki kana bakıyorum,
ve korkunun tene yansıyışıyla,
korkmuşum diyorum düşümde…

her infaz öldürmüyor insanı,
bunu öğreniyorum.
ve biliyorum,
yavaş yavaş gelecek sonum…

gece bana mahkum,ben müebbete.
onun sonu göz tırmalayan ışık,
benimki sadece içime duyurulan bir çığlık..

"biter" , "geçer" diyor sağ yanımdan bir ses,
"kimsin " çıkıveriyor kurumuş dudaklarımdan,
meleğinim senin deyiveriyor.
ona söylemiyorum ama,
ben her defa sol yanımdakini dinliyorum…
"bitmeyecek", "geçmeyecek " yükünü bırakıyor.
sağda ki direnişe rağmen ,
sol yanıma selam veriyorum..

"hiç" kimsenin yaşattığı bu..
biliyorum;
üzerimde son moda durması beyaz bezin.
yakıştırsam belime kırmızı kuşak,başıma duvak yapardım,
yine kefen biçiyor kendime makasım.

hazırsa her şey, başlasın sefer!
yolcu yolunda gerek…
aşkın yanına gömün hala can çekişmiyorsa eğer,
ki ölü değilse toprağımı o serper.
ve yüzümü şehri yara döndürün…

bana müsaade…ölümle randevum var,
bedenimde ki beyazlıkta kan lekem..
elinizi değmeyin,sıcağı soğumayan tenime,
yar/dan yaram var…
ateşin koru cehenneminizi yakar….

keskin bir leş kokusu şimdi tenime dolan,
sessiz olun! selam okunuyor…

 

yeter ki gel
üzülme her hafta gelemem diye
haftada olmazsa ayda gel canım.
üç yüz altmış beşi böl on ikiye
sırala otuzu say da gel canım.

bekletme geciken müddet ziyandır
güzel kin, öfke, hiddet ziyandır
varsa gurur, kibir, şiddet ziyandır
onları orada koy da gel canım.

kitap aşık, masal der, yıkar
bırakmaz
akıl 'tedbir al'der çöker
bırakmaz
korku 'gitme kal'der çeker
bırakmaz
sen gönül sözüne uy da gel canım.

yazı, güzü, kışı baharı
yaşadın bilirsin ki her zamanı
dinle rüzgarları seher zamanı
uzaktan sesimi duy da gel canım.

 

ateşi aşkınla yanan şu gönlüme
bir nebze olsun su serper misin?
ey sevgili gül cemalini bir gören
bir daha vazgeçemiyor...
bir kez olsa bakışlarını hissettirir misin?
terk eyledik yürek sürgünlerimizi
cismimiz yandı senin ateşi aşkınla
deryayı umman gönüllerimizi
senin gül benzinle sevdirir misin?

 

alır seni korum damla damla
suyuma, ekmeğime, aşıma,
kaygıma, sevincime, acıma,
umuduma, sabrıma, gücüme

alır seni bölerim parça parça,
dağıtırım topraklara, denizlere, geceye,
açılır her sabah kapılar gözlerinde,
girerim ışıltılı, yemyeşil bir bahçeye

 

beni bir dağ başında böyle yapayalnız kodular,
rüzgarlara, kuşlara, bulutlara yakın,
senin etinden, tırnağından ayrı,
senin kokundan uzak.

benim güzelim,
benim ceylan bakışlım,
benim kafamın ateşi,
yüreğimdeki.
mümkün mü şu anda rüzgar olmak, kuş olmak,
şu anda üç dört portakal almak, getirmek sana,
sana tuzlu badem,
kabak çekirdeği.

şu anda hiçbir şey mümkün değil.
şu anda her şeyden ayrı, her şeyden uzağım ben.
şu anda sadece yalnızlık ve kahır.

hayır, güzelim,
hayır, ceylan bakışlım,
hayır, kafamın ateşi, hayır,
hayır, yüreğimdeki.
şu anda mümkün en güzel olan tek bir şey vardır:
yanarak sevmek seni.

 

adem oğlu aç gözünü
yeryüzüne kıl, bir nazar
gör bu latif çiçekleri
hangi kuvvet yapar, bozar.

her bir çiçek bir naz ile
över hakkı, niyaz ile
kurtlar, kuşlar, durmaz söyler
ol hâlıka âvâz ile.

eğer onun kadirliğin
her bir işe hazırlığın
illa onun kahirliğin
anlayınca, rengi döner.

rengi döner günden güne
toprağa dökülür yine
bu ibrettir anlayana
hakikati, arif sezer.

ger bu sırrı duya idin
ya bu gamı yiye idin
yerinde eriye idin
insan değil misin, meğer.

bilir, gelen gider imiş
konan geri göçer imiş
mevt şerbetin içer imiş
her kim, bu manadan geçer.

 

bu mudur dünyanın düzeni
duyan olur mu ki sesini
ağlasan haykırsan da seni
allah'tan başka kim duyacak.

beşer düşmüş dünya keyfine
riya girmiş allah zikrine
ramak kalmış ki kıyamete
rabbim sonumuzu hayır ede.

ey insan ne gezersin avare
geriye kalanların hep virane
sarıl sonun için ibadete
ne yazacak haşrda defterine.
yunus duman

 

ben ölecek olduktan sonra
musa'nın bir başka türlüsü isa

gece duran bir fesleğen saksıda
gün dalında değişen kasımpatı
akşam dar geçitlerde aldatıldı
artık çiçek saymıyorlar akşamı
sabah olsa olsa uzun selvidir
duruşu ölümlerle gerilidir
-yokluğunun tutarsız bir anlamı

gece neye giderler savaş mı başlatıldı
bir karanlık yanıyor
nereye koşarlar dizili adımlarla
kan en sonun da gene susuzluğu özlerken
duyarlığım yarı yolda kalıyor
niye sadece bana bıraktın yamaçları
seller içimi deşiyor düzenim dağılıyor

yıkımı yorgunluğu ölümle sevişiyor
sen gene bak baktıkça düzenim değişiyor
yaralı güveni dağ aşılmazlığında
bilinmeyen bir gün gibi aklında
varlığıyla birden pençeleşiyor
daralıyor güneşinin kapsamı
karanlığı sarsılmaz anlamda gelişiyor
afşar timuçin

 

Bu listeler ilginizi çekebilir!

üst bottom