afşar timuçin şiirleri listesi için eklenen 60 entry bulunmaktadır.
 

seni sevmek mor denizlerdi biraz
ne kadar gidilse bir o kadar bitmeyen
umutlar ve yıkışmalar ardında direnilen
seni sevmek mevsimler içinde en güzel yaz

seni sevmek yaşamanın aşılmaz büyüklüğü
seni sevmek kan dolu yüzyılları korkutan
ve sığınıp ılık kıyı kentlerine bir akşam
seni sevmek çocukların düşlerinde gördüğü

varılırdı daha saydam günlere isteseler
isteseler yalnızlık giremezdi evlere
seni sevmek bir kırlangıç olacak bekleseler
ve uçacak durmadan adasız denizlere

kim bulacak cam kırığı gözlerinde sevgimi
sonra yalnız kalmak gibi yoksulca uğuldayan
bütün okyanusların baş eğdiği tek kaptan
sana verdim geç diye bütün denizlerimi

 

geçici dinginliğini kurar kuşku
bir yağmur öncesinde bir susuşu andırır

çoktan eridi biten bir yaz gibi
yüklenerek aşınmaları tahtalar
bir zamandır unuttuk merdivenleri
ayak izleri öylece kaldılar

sessizce dibe çökmüş anılarda
okunmuyor artık karmakarışık
gittikçe kapanan bir göz oluyor
tahtalarda silinen bakışların artık

söze vurulmaz bir yıpranmışlık
günden güne gevşiyor çivilerden
onarmalı basamakları boyamalı
uydurma bir gök mavisine biraz

yeni gelenler merdiveni
yeni kesilmiş tahtalardan sanırlar
boya çekin yaşanmışın üstüne
onlar orada okunmadan kalırlar

 

senin değil bir çocuğun elleri
bir daha gülebilmek için yürek genişliğince
bir susmanın gölgesine sığınır
-ellerinde kopan bütün tutuşlar
eskiden kalma bir savaş düzeni

tutku son kalan çocuktur
pembeleşen sessizleşen sokakta
yalnızlığın koruduğu ağaçlarda
akşamın korku gibi içilen karanlığı
uzun bir yolculuktur

bir deniz kıyısında çağrışan mavileri
taşır zarflara koyup postacılar
biraz daha geceyse güneşin umuru mu
bütün mektuplar aynı özlemi yazar
-iki yıl geçti yüzümden sen görmeyeli beri

 

niye gözlerinde bu kadar yanlış adam
çiziyor sancılı boyalarla resmimi

yaşamak o senin saçlarını
akşamlardan akşamlara alıp götüren sudur
yaşamak bir çocuğun oyuncaksız uykusudur
söndürerek umutların derin ışıklarını

ve düşünceler gömerek karanlığın ortasına
yoksul sesler örneği duvarlara çarparak
kendini çorak toprakta ölümlere adayarak
yaşamak sürüklemektir düşlerin tortusunu

 

dışarıda zamanı yürüten kırık bir arabanın
soluğunda uyur bütün akşam saatleri
günün yanı başında güne uzak kalmanın
unutmayla kapanır perdeleri

nasıl beklenmeden gelir yağmur bulutu da
nasıl ince yağmurlarla sarar serüvenleri
dünyada bir benzeri olmayan saatleri
koyar eski sandıkta tozlanmış kutusuna

hiçbir eksik sağınmanın gölgeleyemediği
bir yalnız kalmanın son yaprakları dökülür suya
bitmeyecek güneşleri içen sonbahar var ya
hem kendini eskitir hem dağda çiçekleri

eskiyen kurbağalarla sesi çıkmaz suların
gece bütün bir karanlıkta aralıksız sancılanır
aynı suları doldurur senin zaman dediğin
onda hem bir sen olma hem kaçma umudu vardır

 

büyük kuşların uçmak zorunda olduğu gökleri
eski sürüngenler bir türlü anlamadılar
bir kanat vuruşuyla çekip gitmeleri
yol korkakları her zaman yadırgayacaklar

ve birden geriye dönüşün kırmızı gülleri
bizi en olur biçimde uzun uzun anlatmalıdırlar
giydiğimiz yamalı yorgunluk eskileri
unutulmuş olmaya artık katlanmalılar

eğer hiç sarsılmayacak bir yalnızlığımız varsa
o bizi birbirimize doğru iten bir pazar
sevişmeler taş devrinden kalmaysa
utansın mı tarihten önceki zamanlar

büyük kaptanların geçmek zorunda olduğu denizleri
balinalar ve buz dağları korkutamayacak
korku bir yüz karası gibi sancılanacak
silip attığı için bütün değişmeleri

 

bense eski bir anı gibi çaldım kapını
dinlen diye saçlarını taradım
ayakların sıcaktı saçların ılık
ben bir düş gibiydim uyanınca yitirilmiş
düşler de anılar gibi karmakarışık

nilüferler gibi birden sudaydın
tanıdım bakışını
sular gecelerden daha eski karanlık
her çiçek sarısını içirirken toprağa
yıkıntılar içinde sapsarı papatyaydın

 

gözlerine bakar ağlar
bu son şarkı
son umut

gitme hep burada kal
bizimle kal bu kıyıda
her yanına dokundum bakışının
her yerini tanıdım göklerinin
gün boyu sende uçtum
dinlendim dallarında
atlılar gibi yoruldum yanında
uyudum

ölür kıyı ölür yazlar
alır götürür kara kış
her bahar her umuda zorunlu mu
neden yolcusun bu kadar
gideceksen
al götür umudumu
al götür sonuna kadar

 

Bu listeler ilginizi çekebilir!

üst bottom